Ben bir gizli hazine idim bilinmeği istedim ve mahlukatı yaratdım hadisi


BİSMİLLAHİR RAHMANİR RAHİM
HAMD OLSUN ALEMLERİN RABBİNE
VE SELAM OLSUN MEVLAMIZ MUHAMMEDE VE TERTEMİZ EHLİ BEYTİNE
Bilindiği gibi  halk arasında, Şia ve ehli sünnetten kendilerine irfan ve tasavvuf ehli diyen kimseler arasında “ben gizli bir hazine idim, bilinmeyi istedim ve beni bilsinler diye mahlukatı yarattım” diye bir söz dolaşmakta ve bunun kudsi hadis olduğu söylenmektedir. inşaAllah bu çalışmamızda hem Şia ve hemde sünni muhaddislerin bu konudaki sözlerini belgeli bir şekilde sizlerle paylaşacağız.

1. Şia muhaddislerin konu hakkındaki sözleri: böyle bir şey hiç bir şia kaynağında geçmemektedir. Şia’dan olup irfan ile uğraşan kimseler bu sözlere kendi kitaplarında yer vermiş ancak şia kaynaklarından bunun için bir kaynak vermemiştirler ki, bu da onun şia kaynaklarında mevcut olmadığı gerçeğini belgelemektedir.
gizli bir hazine-muhsinigizli bir hazine-muhsini1
resimde gördüğünüz Şeyh Asif el-Muhsini’nin “Muaşere Biharul Envar” adlı kitabıdır, işaretlediğim yerde şu ifadeler var:
كنت كنزا مخفيا فاحببت ان اعرف فخقلت الخلق لكي أعرف لم اجده في كتبنا ورواياتنا ، بل ذكر المحدث الفيض الكاشاني في بعض كتبه انه من مجعولات الصوفية
“ben gizli bir hazine idim, bilinmeyi istedim ve beni bilsinler diye mahlukatı yarattım” (sözü) bizim kitap ve rivayetlerimizde bulunmamaktadır aksine muhaddis Feyz Kaşani r.a bazı kitaplarında bunun sufiyenin mecmulatından olduğunu zikretmiştir.
görüldüğü gibi Şeyh Asif el-Muhsini bizim kaynaklarımızda böyle bir şeyin olmadığını söylemektedir, Feyz Kaşani r.a ise bunun Sufilerden kaynaklandığını beyan etmektedir.
2. sünni muhaddislerin konu hakkındaki sözleri: sünni kaynaklarında da durum şia kaynaklarındakinden farklı değildir. tasavvufçu ve sufi olan bazı sünniler bu söze kendi kitaplarında yer vermiştirler fakat kaynak olarak bir şey sunmamıştırlar.
gizli hazine-elbanigizli hazine-elbani1
resimde gördüğünüz nasibi muhaddislerinden el-Elbani’nin “Silsiletu ahadisus zaife vel mevdua” adlı kitabıdır, işaretlediğim yerde şu ifadeler var:
كُنْت كَنْزاً لَا أُعْرَفَ ، فَأَحْبَبْت أَنْ أُعْرَفَ ؛ فَخَلَقْت خَلْقاً فَعَرَّفْتهمْ بِي، فَعَرَفُونِي
ben bilinmeyen bir hazine idim, bilinmeyi istedim ve beni bilsinler diye mahlukatı yarattım hadisi
لا أصل له اتفاقاً . قال شيخ الإسلام ابن تيمية في “مجموع الفتاوى” (18/122 ، 376) : “لَيْسَ هَذَا مِنْ كَلَامِ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ، وَلَا يُعْرَفُ لَهُ إسْنَادٌ صَحِيحٌ ، وَلَا ضَعِيفٌ ” . قلت : وتبعه على هذا كل من جاء بعده ؛ كالزركشي في “التذكرة في الأ حاديث المشتهرة” (ص 136) ، والسخاوي في “المقاصد الحسنة ” (ص 327/838) ؛ فقال عقبه : “وتبعه الزركشي وشيخنا ” . يعني : ابن حجر العسقلاني . وكذا السيوطي في “الدرر المنتثرة” (ص 163/330) ، وقال في “ذيل الأحاديث الموضوعة ” (ص 203) : “قال ابن تيمية : ” موضوع ” . وهو كما قال “ . وتبعه ابن عراق في “تنزيه الشريعة ” ؛ فأورده في (الفصل الثالث) منه (1/148/44) ، والفتني في “تذكرة الموضوعات” (ص 11) ، ومُلا علي القاري في “الموضوعات الكبرى” (273/353) ، والشيخ إسماعيل العجلوني في “كشف الخفاء” (2/132/2016) وقال : “وهو واقع كثيراً في كلام الصوفية ، واعتمدوه ، وبنوا عليه أصولاً لهم
ittifak ile asılsızdır. ibni Teymiyye “Mecmu el-Fetava” kitabında dedi ki: “bu Nebi s.a.a’in sözlerinden değildir ve onun sahih veya zayıf bir isnadını bilmiyorum” (ben el-Elbani) derim ki: ondan sonrakiler mesela Zerkeşi “Tezkire fi ahadis el-Meşhura”, sayfa 163’de; Sehavi “Makasid el-Hasaneh”, sayfa 327’de ona (ibni Teymiyye’ye) tabi olmuşturlar. (Sehavi) der ki: “Zerkeşi ve şeyhimiz yani ibni Hacer bu konuda ona (ibni Teymiyye’ye) tabi olmuşturlar” aynı şekilde Suyuti “Durrur Mütenasir”, sayfa 163’de (ibni Teymiyye’ye tabi olmuştur). ve Suyuti “Zeyli ahadisul mevzua”, sayfa 203’de dedi ki: “ibni Teymiyye “uydurmadır” demiştir ve gerçek onun söylediği gibidir” ve Molla Ali el-Kari “Mevzuta el-Kübra”, sayfa 273’de; Acluni “Keşful Hafa”, 2/132’de dedi ki: “sufilerin kelamlarından ve itimad ettikleri şeylerdendir. aslı yoktur”
görüldüğü gibi Zerkeşi, Suyuti ve ibni Hacer başta olmak üzere nasibilerin büyük muhaddisleri bunun bir aslının bulunmadığını, uydurma olduğunu söylemektedirler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder